cuma mektupları

Kardeşim, iki gözüm,

Eskiden böyle başlarmış mektuplar. Kendi kendime söylerken bile içimi ısıtan bu söz sende de aynı hissi uyandırıyor mu merak ediyorum. Belki de hiç tanımadığın mesela nasıl yemek yediğini, ağlarken nasıl göründüğünü, sarhoşken nasıl olduğunu, gülerken ya da konuşurken yüzünün ne hal aldığını bilmediğin birinden işitmek bu sözü, daha güzeldir. 

Son günlerde hep kendime "insanı sev ve onu her haliyle kabullen" diye telkinlerde bulunuyorum. Yaşamın bütününe saygı duyan bir anlayış geliştirmeye çalışan ben nedense bazı insanları, sadece insan olarak kabullenmeyi bir türlü beceremiyorum. Bazılarında kötülüğün sınırı olmadığını seziyorum. Pek çoğunun ise "merhamet" kelimesini hiç duymadığını hayretle görüyorum. Ve ne yazık ki ben hala insanları iyiler ve kötüler şeklinde ikiye ayırıyorum. 

Bana kızma ne olur. Koşulsuz sevgi mümkün olmuyor, bilirsin. Zalimse biri, hiç merhameti yoksa, insan olmaya dair pek çok şeyi arka cebine koymuş ve orada unutmuşsa bu nasıl mümkün olabilir? Onun için kızma bana. İnan bana deniyorum. Onu, o hale getiren binlerce ihtimali düşünüyorum. Ama hayır, ben bir türlü mantıklı olmayı beceremiyorum. Hala duygularımla hareket edecek kadar toy oluyorum bazı durumlarda. 

Bu yüzden, sana, hiç tanımadığım güzel yürekli bir insan olduğunu umut ederek, "kardeşim, iki gözüm" diyorum. Bunu bütün samimiyetimle ve yüreğimin içinden söylüyorum. Biliyorum senin gibiler diğerlerinden çok ama çok fazlalar. Bunu umut etmiyorum kesinlikle biliyorum. Ve şunu da biliyorum benim güzel kardeşim, dünya sen ve senin gibiler yüzü suyu hürmetine hala inançla, sevgiyle, merhamet ve umutla dönüyor.

Kalbinden öpüyorum seni...

Fotoğraf: şuradan
film izle
film izle


İfade Kullanİfade Kullan

:)
:(
hihi
:-)
:D
=D
:-d
;(
;-(
@-)
:P
:o
:>)
(o)
[-(
:-?
(p)
:-s
(m)
8-)
:-t
:-b
b-(
:-#
=p~
$-)
(y)
(f)
x-)
(k)
(h)
(c)
cheer